Leyla Fercami
selam İran!
ben senin haramzade kızınım
babalarımı tanırım
Nasıreddin Şah ve melicekleri[1]
ve analarım
enderundaki saçları kesilmiş kadınlar
ben senin haramzade kızınım
o iki bacağı senin depremlerine sokulmuş
Bem Erg’i
ve akmayan
Zayenderud ırmağı!
yüzlerce sene oldu
ve bu ilk kezdir sana mektup yazıyorum
biliyorum
baban ölmüş
ve annen kendi kesik başını
taçlandırıyor
oğlun da askerdi
ve Abadan, Hurremşehr ve Ahvazı kimyasalları[2]
biliyorum
savaşların hep kutsal vuruşmalardı
ve göksel kitapların hep
sadece Braille[3] harfleri bilen kör tanrılar
belki de bundandır
sadece ölüler senin tarihini
anlayabilir…
selam İran
ben senin haramzade kızınım
ve hamile olduğum bugün
ceninim
kız kardeşlerine edilen tecavüzleri düşündüğünde
titreyen ve yaprakları sararan
sıska bir ağaçtır
selam İran
ben senin haramzade kızınım
ve seni o kadar çağırmak istiyorum ki
bilsinler daha ölmemişsin
değilse
sadece Nida[4] gibi
ölümünden sonra
ünleneceksin.
(çeviren: h.h.)

[1] Kralın oyuncağı olan erkek çocuklar
[2] Kimyasal bombalardan etkilenenler kastedilmekte
[3] Görme engellilere özgü herfler
[4]Nida Ağa Soltani, Tahran’da bir tezahüratta Devrim Muhafızlarınca yakından kurşunlanarak öldürülen kadın.