
Tuncer Cücenoğlu’yla tanışmamız yıllar öncesine dayanır… Çığ oyunu Ankara Akün’de sahnelenmeden öncesine. Telefon eder, “Can!” derdi… çünkü kendisi de bir “Can”dı.
Okumaya devam et “Türkiye en büyük tiyatro-oyun yazarını kaybetti!”
Tuncer Cücenoğlu’yla tanışmamız yıllar öncesine dayanır… Çığ oyunu Ankara Akün’de sahnelenmeden öncesine. Telefon eder, “Can!” derdi… çünkü kendisi de bir “Can”dı.
Okumaya devam et “Türkiye en büyük tiyatro-oyun yazarını kaybetti!”
“sağır mı oldun Hatçe?
kıyamet anca kör olanları seçiyor !”
(alıntı)
biz bükülmüş bir günün sonunda
birimiz Dicle birimiz Fırat
birleşiriz elbet şattül-aşkta
dökülmeden körfezine yok oluşun
kahrını ezberlemiş kaç şiir yazar bu gün batımı
Kadıköy vapurunda kaç hikaye
suskunu bilen kaç masal?
hep bir pencere var orada dolunaya açılır
rüzgar ve ateş kıvrılarak vurur camına
biz bükülmüş bir günün sonunda
şebboyun serinliği var gülüşünde
bu evde “çok bulut birikti”
anımsamak isterim kendimi sende
sen kıyametin ilk günü…
(23 Nisan 2017, 5 Mayıs 2019, h.h.)
[bu şiirin ilk dizeleri yeniden yazıldı]
Şükürler olsun Tanrı’ya meyhanenin kapısı açıktır
Zira benim niyaz yüzüm onun kapısındadır
Küpler tümü coşkuda kaynamada sarhoşlar
Küplerdeki mey gerçektir ne mecazdır
Onda tümü sarhoşluktur ve gururdur ve kibir
Bizde tümü biçarelik, acz ve niyazdır
O sırrı ki gayrına söylemedik söylemeyiz biz
Dostla söyleşiriz ki o mahrem-i gizdir
Cananın saçının kıvrımının şarhı ne mümkün
Sözü kısa kesemezsin ki bu öykü çok uzundur
Şahin gözlerimi kapattım ben bu cihana
Çünkü gözlerim bir tek senin yüzüne açıktır
Senin sokağının Kabe’sine kim gelirse
Kaşlarının kıblesinde durursa o namazdır
Ey meclislilerim zavallı Hafız’ın yüreğinin yangısını
Mumdan sorun ki kalbi hep alevdir hep alazdır
“nehirlere karışan zehirli atıklar gibi
ağır ağır akarak kanıma karışmakta
yokluğun!”
Türkçe şiirin büyük şairi küçük İskender’in kaybının hüznünü yaşıyoruz! Şiirin başı sağ olsun!