Çalgı benim çalan benim!

Ben neş’eyim, neş’e benim, Zühre çalar bu nağmemi–  aşıklar ortasında aşk nâz eder benim için
Gün geçti geç oldu ah, lütuf ahusu oldu aslan — sevgili ve yar doydular sözümden ve çağrımdan
Yar gitti yürek kaldı her gece suda çamurda  — humar acı çırpınırım sabaha kadar vaaay bana
Tanrı için saki nolur o şaşılası kadehi koy–  yaşlı elime ver onu, ver kadehi rizam için
O öldüren sakim benim, öldürürse beni hoşum — lütfu rahtır onun, ruhtur benim cömertliğim[1]
Şarap sensin kadeh benim, su sensin ark benim– sokaktaki sarhoş benim, benim sakim sakam benim

Parçanın özgün adı “Tareb Menem” Şenlik Benim anlamında, Şiir: Mevlana, Beste: Mecid Direhşani, Söyleyen: Mehdiye Mohammedhani

men tarebem tareb menem, zohre zened nevayé men – éşq miyâne aşéqan şivé koned berayé men

ah ké ruz dîr şod, ahuyé lotf şîr şod – délber-o yâr sîr şod ez soxen-o doayé men

yâr béreft-o mand dél, şeb hemé şeb der âb-o gél – telx-o xomar mitepem tâ be sebuh vâyé men

behré xoda saqiya an qadehé şégérf ra – ber kefé pîré men bénéh ez ceheté rézâye men

saqiy-é ademi koşem ger békoşed mera xoşem –  rah boved atâye u, ruh boved sexâyé men

bâdé toi sebu menem, âb toi-o cu menem – mest miyâné ku menem, saqiyé men seqâyé men

(Farsçadan çeviri: h.h., bu çeviri daha çok anlama yöneliktir, ne yazık ki şiirin müziği ikinci plana düşümüştür. Şarkının ve şiirin güzelliğini paylaşmak istedim)


[1] Rah ve Ruh, Arapça. Eski müzikte bir deyim. Rah, ferahlık ve şenlik demek.

Renklerden korkmayın!

Sadece biraz görmek ve biraz duymak yeterlidir… kendini gören insan evreni görür, kendini tanıyan insan evreni tanır. İnsan vücudundaki milyarlarca hücrenin içindeki milyarlarcaevren-insan
parçacık içindeki milyarlarca zerreciklerin içindeki milyarlarca…

milyarlarca zerrecikten oluşan dünyamıza benzer milyarlarca güneş sistemine benzer sistemden oluşan Samanyoluna benzer milyarlarca galaksiden oluşan milyarlarca evrenden oluşan milyarlarca…

Doğanın şarkılarını dinlemek, doğanın renklerini görmek, doğanın ürkütücü görkemini duyumsamak ve de doğanın mizahını yaşamak! Kaplan orkide mi istersiniz, maymunu taklid eden orkide mi, kuş gagasını taklit eden çiçekler mi yoksa çiçeklerin renklerine taş çıkaran kuşlar mı? Milyarlarca renk, milyarlarca model…

Cennet kuşu ve Cennet kuşu çiçeği!
orkid-kuş gagaklı-

Okumaya devam et “Renklerden korkmayın!”

kelebeklerin mavi gözyaşları

O yangın sadece barınağımızı yakmadı, o yangın bütün bahçeyi küle çevirdi. Ve kelebekler umudu bizden geri aldılar. Kelebekler bilirler, umudu yanmış orman, baltaların saldırısına uğrar. Kelebekler, sessiz bilgeliklerinin kanat çırpmalarıyla, her yangın sonu ağaçlara, börtü böceğe ve toprağa ağlarlar. Şimdi gözlerime bakarsan kelebeklerin mavi gözyaşlarını görürsün!

kelebk

(h.h.)

Ağaçlara Kıymayın!

Doğa Diyor ki:

Suların akışını kesmeyin! Size hayat veren para zenginliği değil suyula akan doğa zenginliğidir…

Su! Sizden hiçbir şey beklemeden dünya üzerindeki varlığı devam ettiren suya saygı duyun!

Barajlar olmadan da yaşarsınız, ama su olmadan asla!

Ağaçlara kıymayın!

Size Hayat veren AVM’ler değil, soluyan ve hiç bir karşılık beklemeden çirkinleştirdiğiniz bu dünyaya güzellik katan ağaçlardır…

Ne olur, biraz da dolarları düşünmeden karar verin!

ağaç

(Foto:h.h.)

Sohrab Sepehri: susyun ayak sesi

Suyun Ayak Sesi, Shorab Sepehri’nin en bilinen şiirlerinden biridir. Yaptığım çevrinin bir bölümünü aşağıda aktarıyorum… iyi okumalar!

Kaşanlıyım
fena sayılmaz yaşamımsohrab
bir parça ekmeğim, bir parça zeka, iğne ucu zevkim var
bir anam var yapraktan da iyi
dostlarım var akan sulardan daha hoş
ve bir tanrım var buralarda bir yerde
bu şebboyların arasında, bu uzun çamın altında
suyun bilinci üzerinde, yasasında bitkilerin

Okumaya devam et “Sohrab Sepehri: susyun ayak sesi”