senden kalan

senden bir orman yeşili kaldı dilimde
odamda okyanus kasırgası
 
“durduğu yerde büyüyen” değil artık o oğlan çocuğu
bir delikanlının sevgilisini bekler gibi bekler ölümü
ha işte böyle sevdim seni

ağzımda süt mavisi samanyolu!        
 
bir daha bağışla turunç bahçesini ağzıma           
öpücüklerin hep mayıs
mayıs Ankaraları erguvan gülüşlüdür
 

satırlar arasında ağlamak zordur
sehpası suskun devrilmiş salınan bir adama benzer
Yakup olsan nafile gözlerin dayanmaz bu yollara

saçlarının kokusunu sar bu yanıma
 
yedi eşikten yedi fiske toprak topladım
yedi söğüt teline sardım
yedi alevden geçirip yedi ay geceli verandaya serptim
kurban gözü sürdüm kapıma          
selam dedim
 
sağır bir kapıya benzer bu yanım
 
İsmail’imi kendi ellerimle kurban ettim              
bu kaçıncı cinayettir göğsümün uğultulu sokaklarında
ahu dutu sıçrar bakışlarından
 
ben de mutluydum sayılı günler ve geceler          
ak şebboylarını basarım bağrıma bundan böyle 
böyle yazılsın duvarına…
(h.h. nisan-mayıs 2012)
(bu sayfadaki fotoğraf http://www.aksoysifalibitkiler.com.tr/"den alınmıştır.)