sen merdivenlerimi tırmanmadın

geyik

– sen merdivenlerimi tırmanmadın
kuyularıma indin
kayısı çiçekleri açarken saçlarımda
sen adımı unutmaya gittin

– ben senin gözlerini terli avuçlarımda taşırdım
yüreğimde taşırdım çıldıran kalbini
senin gözlerini şehrin gürültüsünden sakınırdım
soluğunu ağzımda saklardım

– bütün delilerimi senin sokaklarına salardım
çıldıran sözcüklerimi sesine verirdim
yoksuldum
kalbimi verirdim

– bir gece uyandım ki yanımda celladım
bir cehennem dalgası
dişlerimin arasına aldım ebedi yağmurunu
öyle çıktım

– sen bende sağırdın ben sende kör
hep alacakaranlıktın kapıda
uzak yollardan gelirdin hep
kısa ölüm zamanlarıma!

– bir kuş yuvası örmüştüm saçlarında
renkli kalemlerle çizerdim avuçlarını
serçeler uyandığında
dilimi senin yanında unuturdum

– elmayı dişler sana verirdim
çorba soğumadan gelsen bari derdim
saçlarım karıştığında
parmaklarını özlerdim

– sen benim kanımı içerdin
ben senin etinle beslenirdim
sen gecenin molozlarıyken ruhumda
ben dipdiri celladındım ayakta

– sen ateş rüzgarıydın
ben suskun harman yeri

– sen dönen kılıçtın
ben ıssız sokak

– ben sende ölürken
– ben sende ölürken
(h.h.)

geyik-2

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s