Yarın güneş yılının son çarşambasıdır. 21 Mart ise yeni yılın ve ilkbaharın ilk günüdür. Doğu halkları (Türkler, Farslar, Tacikler, Kürtler…) bu arada özellikle İran Türkleri ve Azerbaycan Cumhuriyeti, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan Türkleri yılın son çarşambasını bir şenlik havası içinde yolcu ederler.
Anımsarım Tebriz’deyken (ve sonraları Tahran’a göç ettikten sonra) sokağımızın ortasında ateş kümeleri yakar ve mahalleli genç yaşlı üzerinden atlar ve bağırırdık: Atıl matıl çerşenbe, bextim açıl çerşenbe! Böylece hastalıkların çöküntüsünü, suskunluğunu, solgunluğunu ateşe verir ve onun canlılığını, kızıllığını ve devingenliğini aldığımıza inanırdık. Bazen kızlar su üzerinden atlar ve aynı şekilde bağırırlar, ya da “Ağırlığım, oğurluğum, derdim belam tökülsün, sular alıb götürsün!” derlerdi.
Son Çarşamba gecelerinde babam elinde birkaç dolu kese kağıdıyla gelirdi eve. Annem kocaman bakır tepsiyi salonun ortasına koyar ve babam kese kağıtlarını tepsiye boşaltırdı: leblebi, kuru üzüm, badem içi, fıstık, ince kabuklu badem (fılıx derdik ona), ceviz içi gibi kuru yemişleri tepeleme yığardı. Annem hepimizin payına düşeni verirdi. bir kısmını ayırırdı. Biz çocuklar da bilirdik bu ayrılan kısım bizden daha yoksul olanın ve çerşembe yemişi alamayanların payıdır. Annemiz bu payı ayırdığı için sevinirdik. Sevinmek için ne de çok sebebimiz vardı. Babam köşesine geçer yaslanır duvara, bizim hay-küyümüz, gürültü patırtımız dinince çağırırdı yanına başlardı bir masal anlatmaya. Biz bir yandan yanımızdakinin yemişinden çalıp güler bir yandan babamızın bıyık altından bize gülümsediğini izlerdik. Mutluluk bir babanın masalıyla gelirdi evimize. Bir annenin kendine ve babamızın önüne koyduğu sıcak çayıyla gelirdi evimize. Yaşam sadeydi. Ev sıcaktı. Mutluluk bonkördü.
Neyse!
Hepinizin Son Çarşambası kutlu olsun. Hastalıkları evinizden alıp götürsün, sağlık, dirçlik, esenlik dolu günler armağan etsin.


Iyi bayramlar. Cok sukur, mutlu, icimizi isitan bir yazi sonunda…
Size de iyi bayramlar… Çok özür dileyerek sormak istiyorum, kastettiğiniz içi ısıtmayan benim yazılar mı? Yanıtlarsanız çok sevinirim. Teşekkürler.
Bu sayfadaki yazilarin cogu buruk melankolik huzunlu ….Bir halkin /insanin yasam sevinci ne kadar buyuk acilardan gecerse gecsin canlidir, bir kucuk kor da olsa yanar. Bunu hatirlamak /hatirlatmak da dirence katkida bulunur.
Bu arada ustteki ozelliklerden bende de bol miktarda var. Sairin dedigi gibi “melali anlamayan nesle asina degiliz” Ama kara gun de kararip kalmiyor.Biraz da hayatin boyle yonlerinden bahsedilmesini istiyor insan, kendindeki ates zayiflamissa…Laylaylom demiyorum tabii ama…
Umarim caninizi sikmamisimdir.
Zaman ayırıp düşüncelerinizi yazdığınız için teşekkür ederim. Farkında olmadan acıları daha çok yansıtmışım demek ki. Hiç kuşkum yok ki gülmek yakışır insana ve sevinç insanlar güzeldir. Dikkat edeceğim. Saygılar.
Sevindim kirilmadiginiza.Bahar hepimize canlilik getirsin.
Dileğinizi paylaşıyorum.