Şirazlı Saadi’nin bir gazelini az önce çevirdim (affola!):
Öldüğüm nefeste seni arzularken ölürüm /
sokağının toprağı olurum umuduyla can veririm
Kıyamet günü başımı kaldırdığımda topraktan /
seninle konuşmaya kalkarım seni arar dururum
İki âlemin tanıkları tanık oldukları o cem’ide /
senden yana bakarım tekçe senin kulun olurum
Yokluk yatağında uyursam da binlerce yıl ne gam /
sonunda senin saçının rayihasıyla uyanırım
Ravza hadisi söylemem, koklamam cennet çiçeklerini /
Huri cemalin istemem sana, sana koşarım
(Ç. h.h., 8 mayıs 2014, saat 23:56)