dedim! duysun diye o münafık hükümran. dedim, ey Nemrud dayanamazsın bu zülme! dayanamadı! dedim bu çocukların gülüşleri seni dara çeker sonunda, bu çocukların kınalı taranmamış saçları, bu çocukların küçücük elleri, feri sönmüş gülen gözleri! bu çocukların çalınmış mutları, umutları seni boğar dedim Fraun! boğdu!
katlime ferman eyler hükümran, kılıcının kanını bir dizine bir el bileğine sürer. Hallac’ın müzevvir katili! iki dudağı arasından kaydırır emer kanını. bakar Fırat’a! katlime ferman eyler hükümran. soframı açlıkta açar, sözümü devirir, boynuma urgan geçirir her geçtiğimde zihninden. zihni karanlık, yıldızsız, ruhu karanlık yıldızsız. Dili amma söz söyler. sözleri yalan çölünden, iftira dağlarından, hınç ve öfke közlerinden, sözleri amma münafık. üstümde olmayan giysime göz koymuş, ayağımda olmayan pabuca, başımda olmayan dama… katlime ferman eylemiş hükümran. eylesin! bir değil bin eylesin! dedim! sen ey Nemrud senin de senden sonrakilerin de sarayaları viran olur! oldu!
başım kızıldır, elim kızıldır, dilim kızıldır, yazmam kızıl, köyüm kızıl, yatağım kızıl, sancağım kızıl, toprağım kızıl, şafağım kızıl, kalemim kızıldır, kelimem kızıl, alnım kızıldır, ruhum kızıl, aşkım kızıldır en başta! katlime kadılar toplar, divanlar yığar, kılıçlar biler, soysuzlar ordusu eyler! dili münafık, yüreği münafık, çirkinliğe temsil hükümran! içtiği su lanetler, geçtiği toprak lanetler! kanımda boğulur lakin! şafak dicle’ye vuranda! yaladığında sabah yeli dalları, dedim bu dara sen de çekilirsin ey ölümlerden hayat uman! Ben ibrahim, ben musa, ben işte gördüğün yangın yeri tek sözcük!
katlime ferman eyler hükümran! namazımı dört yön yel kılar oysa, bir yanım Hallaç, bir yanım Bedrettin, bir yanım Şems bir yanım kamer! sesime Rabia ses verir, sesime Fırat, sesime Şeyhim, sesime seher kuşu ses verir! bu çocukların kanı seni boğar dedim, bu çocukların oyulan gözleri seni bulur uykuda ya da uyanık… seni bulur en zula dağ kovuğunda, en emin burçlarında… dedim ve katlime ferman eyledi hükümran. eylesin. dedem darda gitti, kardeşim darda, bacım darda gitti ben neden ki!
(yazı, foto: h.h.)