Mansur Hallaç’ın sesine ses diye Mevlana’nın gazellerinden.
Bana kiminlesin dersin ben ne bileyim
neden böyle mecnunsun? Ben ne bileyim
neden böyle mecnunsun? Ben ne bileyim
Böyle zavallı düşmüşken aşkıma
nasıl kalkışırsın? Ben ne bileyim
Ben aşkının denizlerinin dalgalarında
nerdesin dersin, ben ne bileyim
Şayet öldürülmüş tanrıysan, dersin
tanrılıktan neyin var, ben ne bileyim
Ne ararsın artık, dersin
ışığın ötesinde, ben ne bileyim…
Bu kafeste işin ne, dersin
havaların kuşuysan şayet, ne bileyim
Benim doğru bir yolum vardı yitti gitti
o Hatai Türk’ün yüzünden, ne bileyim
Bir gece ansızın çaldı Şems-i Tebriz
tek olan benden ikiyi, ne bileyim
(h.h.)
nasıl kalkışırsın? Ben ne bileyim
Ben aşkının denizlerinin dalgalarında
nerdesin dersin, ben ne bileyim
Şayet öldürülmüş tanrıysan, dersin
tanrılıktan neyin var, ben ne bileyim
Ne ararsın artık, dersin
ışığın ötesinde, ben ne bileyim…
Bu kafeste işin ne, dersin
havaların kuşuysan şayet, ne bileyim
Benim doğru bir yolum vardı yitti gitti
o Hatai Türk’ün yüzünden, ne bileyim
Bir gece ansızın çaldı Şems-i Tebriz
tek olan benden ikiyi, ne bileyim
(h.h.)