Sene qoşdum neğmemi, menim Azerbaycanım…

Yeni kuşak Azerbaycan sanatçıları büyük usta olma yolunda onurla ilerliyorlar. Bayan sanatçılardan ikişer icra seçtim. Bu üç örnek özellikle unutulmaz usta Şövket Elekberova’nın yolunda olduklarını ne kadar güzel gösteriyorlar…

Sebine Erebli, Güllü Muradove ve Kamile Nebiyeva… Hepsine yürekten alkış!

Menim Azerbaycanım, şerefim şöhretim şanım!

http://www.youtube.com/watch?v=ezCHO7Iq6ww

Günde min yol sene qurban olardım… qorxuram ki diyerler çox az ola!

http://www.youtube.com/watch?v=CJsbvRylWfA

Çaylar daşır, neğme qoşur sene… bir xumar baxışla, seadet bağışla…

http://www.youtube.com/watch?v=AbwyUNlJqMY

Axan sular dayandı… qelbim sesretle yandı, deyirmenler dolandı, bir görüşe gelemdin…

Senin ala gözlerin, qelbim yola gözlerin… her baxanda az qalır, canımı ala gözlerin…

http://www.youtube.com/watch?v=a09clwszSNE

Gelmişem otağına oyadam seni qaragile oyadam seni, ne gözel xelq éleyib yaradan seni qaragile yaradan seni

http://www.youtube.com/watch?v=tfBUR_ZiUGA

No other love can warm my heart…

The Master filiminden bir parça:

No Other Love can warm my heart
Now that I’ve known the comfort of your arms
No other love.
Oh the sweet contentment that I find with you
Every Time
Every Time.
No other lips could want you more
For I was born to glory in your kiss.
Forever yours
I was blessed with love to love you
Til the stars burn out above you
Til the moon is but a silver shell
No other love, Let no other love
Know the wonder of your spell.

Benim yaralarım tuzum tuzum der!

1 Mayıs Marşı:

Muhabbet bağında bir gül açıldı
Bir derdim var bin dermana değişmem
Yüküm lal’i gevher mercan saçarım
Bir derdim var bin dermana değişmem

Cümle kuşlar dile gelir yazım der
Gövel turnam Şam’a gelir güzüm der
Benim yaralarım tuzum tuzum der
Bir derdim var bin dermana değişmem

Şah Hatayi’m muhabbete bakarım
Ben doluyum ben dolana akarım
Güzel pirim bir dert vermiş çekerim
Bir derdim var bin dermana değişmem

Garipbülbül gönlüm eğler ses ile
Nicelerin ömrü gitmiş yas ile
Arayıp bulduğum gür heves ile
Bir derdim var bin dermana değişmem

şifa istmem balından

Şifa istemem balından
Bırak beni bu halımdan
Razıyım açan gülünden
Yeter dikenin batmasın

Gece gündüz o hizmetin
Şefaatin kerametin
Senin olsun hoş sohbetin
Yeter huzurum gitmesin

Taşa değmesin ayağın
Lale sümbül açsın bağın
İstemem metheylediğin
Yeter arkamdan atmasın

Kolay mı gerçeğe ermek
Dost bağından güller dermek
Orda kalsın değer vermek
Yeter ucuza satmasın

Sonu yoktur bu virdimin
Dermanı yoktur derdimin
İstemem ilaç yardımın
Yeter yakamdan tutmasın

Nesimi’yem vay başıma
Kanlar karıştı yaşıma
Yağın gerekmez aşıma
Yeter zehirin katmasın

Aynur Haşhaş’tan dinlemek isteyenler için:

http://www.youtube.com/watch?v=5IpaV9K6OoY

Qaragile

Babamın canı sıkıldığında, gurbette memleket hasreti sarıp sarmaladığında anneme derdi: “Qeregilem oxu görek o qeregileni!”
Güya babam askerdeyken annem köyde dama çıkar, tarlaların uzak noktalarına dalar, bu ezgiyi söyler dururmuş…

Bu bahaneyle yıllar önce kendisini Toronto’da ağırladığım değerli ses sanatçısı Aygün Hanımı saygıyla anıyorum.

 

Gelmişim odana uyandırayım seni kara gözlüm uyandırayım seni
Ne güzel yaratmış yaradan seni
Alıp kaçarım aradan seni kara gözlüm aradan seni
Ağaç olaydım, yolda duraydım
Senin geldiğin yola kara gözlüm gölge salaydım
Senin geldiğin yola kara gözlüm gölge salaydım
 
Tebriz’in sokakları dolambaçlı kara gözlüm dolambaçlı
Sen ki beni sevmedin git ayrı dolaş
Ne sana kız kıtlığı var ne bana oğlan
Kızıl gül esti, sabrımı kesti
Sil gözyaşlarını kara gözlüm ağlama yeter
Sil gözyaşlarını kara gözlüm ağlama yeter
 

kar yağıyor gecelerime!

kar yağıyor ve sen küskünsün!

“Kar yağıyor.
Ve belki bu akşam
Islak ayakların üşüyordur.
Kar yağıyor
Ve ben şimdi düşünürken seni”
Kim bilir hangi kedere dalmışsın
Ya da nefesin daralmış kimse seni anlamıyor
Anlasalar da ne fayda
Şimdi kar yağıyor.

Kar yağıyor
Balkondan senin ayak izlerini arıyorum
Senin terlik sesini
Senin şaklayan kahkahanı arıyorum
Ve seni ararken şimdi
Kim bilir belki yorganın altında saklanmışsın
Görmemek için kimseyi…
Küskün saaterindesin belki

Gel Ilgaz’a çıkalım
Çam havası göğüslerine iyi gelir
Cide’ye gidelim ya da Gideros’a
İsmail Abi bize balık hazırlar
Sen koya karşı oturur elinde bir dal çiçek
Ben bir kadeh rakı elimde
Cennet burası dersin
Cennet seninle güzel hâlbuki…

Şimdi kar yağıyor şakaklarıma
Senin saçlarına yağdığı gibi
Ve ben senin gözlerini düşünürken
Kim bilir…

Video ve şiir: h.h.
İlk beş satır Nazım Hikmet’e ait
Müzik: Colore Dance, George Winston